Bursa Gezisi (Bursa)

Sabah tatlı bir telaş fakat büyük bir heyecanla güne oldukça erken kalkarak başladık,nede olsa Osmanlı’nın ilk başkenti, ihtişamlı bir şehir  olan Bursa kentimizi keşfediyor olacağız.

Şehir bir gezgin/gurme hazinesi barındırıyor,bir saniye bile geç kalmak olmaz deyip kahvaltımızı otobüsün içinde yapıyoruz.

Sağolsun Yahya Hocamız en ince ayrıntıları bile düşünmüş,mükellef kahvaltılıklar/atıştırmalıklar/meyvalar ile yola devam ediyoruz.Yolda 1 mola verip İlker Hoca’mızın Osmanlı ve şehir hk ayrıntı,ilginç anekdotları ile yolculuğumuz bir çırpıda sona eriyor ve öğle vakti artık Bursadayız.Öğle yemeğinden önce hızlıca Tophane Bölgesini dolaşıyoruz;Osmanlı İmparatorluğu’nun kurucusu olan Osman ve Orhan Gazi Turbeleri,Saat Kulesi,Kale içinde Tarihi Camiler/Medreseler/Çeşmeler vs…görülecek o kadar çok yer var ki bu bölgede.

Öğleden sonra artık herkes kurtlar gibi acıkmıs bir halde,soluğu ünlü Öz Kayhan Köftecisinde alıyoruz.Nefis köfteler kısa sürede tükeniyor ve turumuza kaldığımız yerden devam ediyoruz.Ulu Camii,Orhan Gazi Camii,Kapalı Çarşı,Koza Han,Emir Han  üç saatlik turla tamamlanıyor.Özellikle Ulu Camii oldukça etkileyici bir mekan,kesinlikle ayrıntılı olarak görülmesi gerekir.Alışveriş için ise durak ünlü Koza Han ve Tarihi Kapalı Çarşı ilk tercihler;dinlenmek ve soluklanmak için ise Emir Han veya Koza Han’ın meşhur çay bahçeleri doğru adresler..

Artık akşam oldu,karanlık çöktü.Akşam yemeği ve eğlencesi için Bursa’nın meşhur Arap Şükrü Çetin’in yerindeyiz.Oldukça keyifli,lezzetli,eğlenceli geçen bu gecenin sonunda soluğu Çekirge Bölgesinde bulunan Otelimizde alıyoruz.Ertesi sabah önceden yapmış olduğumuz plana sağdık kalarak turumuza erken saatlerde kaldığımız yerden başlıyoruz,fakat katılımcı sayımız oldukça düşükJtur grubumuzu oldukça yordu anlaşılan.Ufak bir grupla Muradiye Camii ve çevresini yağmurlu serin bir Bursa Pazar sabağında dolaşıyoruz.Bahtsız Şehzadeler olan Şehzade Mustafa ve Cem Sultan Türbeleride burada fakat tadilatta olduğundan ancak uzaktan çekim yapabiliyoruz.Camii çevresinde eski Osmanlı Evi,Medrese,Osmanlı Takı Müzeside(biz gezerken malesef kapalı idi) burada dolaşılabilecek ilginç yerlerden.Sonrasında Atatürk Evi ve Karagöz Anıt Mezarı ve Müzesini,Mevlid’in yazarı Süleyman Çelebi’nin Türbesini  bir çırpıda dolaşıp görüntülüyoruz.Artık grubun geri kalanını almak ve otelden çıkmak zamanı.Grubumuzun tümüne kavuştuktan sonra gezmeye kaldığımız yerden devam ediyoruz,ve ver elini Inkaya Çınarı diyoruz.Bu tarihi Çınar ağacı hala ilk günkü gibi sıhhatli ve ulu,600 yıllık ömründe kimbilir ne savaşlar ne badireler görüp atlatmıştır,dili olsada konuşşa diyesimiz geliyor.35mt lik büyüklük  ve muazzam genişliği ile sanki bulunduğu köyü kolları arasına alarak koruyor görünüyor,mutlaka görülmeli..

Rotamız bundan sonra Emir Sultan Camii ve Türbesi,oldukça etkileyici bir mekan ve kişilik,insanı başka alemlere götürüyor.Maddi ve manevi dünya farklılığı burada oldukça net..

Son durağımız Yeşil Camii ve Türbesi.Finali hak eden bir eser,Bursa’nın sembolü olan bu müthiş yerler buraya gelindiğinde mutlaka listede olmalı ve görülmeli.

Bu gezimizde oldukça yoğun olarak sanat /tarihi eserleri birlikte gördük,gözlemledik;eski dönem insanlarının ne kadar sanatçı ve ulvi ruhlu olduklarını bu mekanlarda damarımıza kadar hissettik doğrusu.

Tamamen mistik ve değişik bir dünya..

Artık yemek zamanı diyoruz ve  soluğu Bursa’nın meşhur İskender Kebapcısında alıyoruz.

Bu dükkanın önünde herdaim kuyruk görmek mümkün,insanlar sabırla sırada bu ünlü döneri yemek için bekliyorlar,bu durumu başka yerde görmek hemen hemen imkansız.

Döneri yerken neden insanların kuyruk beklediği net anlaşılıyor.1800 lü yıllardan beri aynı kalite devam ettirmek ve yeni birşeyler üretmek gerçekten bu ülke koşulları için takdire şahan bir durum.

Artık yolculuk zamanı, öğleden sonra çok geç kalmadan dönüşe geçiyoruz,yolda ön tarafta  güzel hoş sohbetler yapılırken orta ve arka bölgede oturanlar uyumayı tercih ediyorlar.

Bursa’da alınanlar tatlı/meyve/çerez/kestane şekeri vs..yolda paylaşılıyor.Mola yerinde Kırkağaç Kavunu ve Manisa’da Manda Kaymağı ise tabiiki pas geçilmiyor.

Vel hasıl Kültür turumuz,gurme tur olarak noktalanıyor.Bu turda herkes birakç kg aldı sanırım,ama buna değdi doğrusu.

İzmir’e yaklaşırken gezinin notları hafızalarımıza/hatıralarımıza işleniyor ve bir sonraki turumuzu şimdiden planlamaya başlıyoruz.

Selamlar;Ilker Tolunay-Bursa Gezi Grubu adına

Yorum Yap

E-posta hesabınız yayımlanmayacak.

error: Sitedeki yazılar kopyalanamaz !
Gezerek Yiyelim